Kiss me Zombie ve sexi ürün tanıtım reklamı







Fransız takı üreticisi  Kiss Me Zombie ürettiği son sezon ürünlerini video ile tanıttı. 2 dk.lık süper sexi aksesuar tanıtımı kızlardan çok erkeklere hitap ediyor gibi. Çok yaratıcı bir reklam çalışması olduğu aşikar bize de izlemek düşüyor

Nasreddin Hoca'dan Öğütler




Sivri zekasıyla ün salan bilgin kişi Nasreddin hocanın dijital çağa uyarlanmasıyla güzel eserler ortaya çıkmış  Eskişehir Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Grafik Bölümü ve Universidad Europea de Madrid’de eğitimini tamamlayan, Ergin Doğanay devralmış. Ergin doğanay grafik tasarım, ambalaj ve tipografi çalışmaları  nı bu adreste sergiliyor







Değişik kapan tasarımlı gezi dergisi : Knack Weekend

Gezi dergilerinin amaçlarından biri de insanı gezmeye teşvik etmektir. Çoğu derginin kapağı bunu sağlamıyor, bir aile fotoğrafı ya da orayı tanıtan 1 tane fotoğraftan oluşuyor. Ama bu dergi kapağı bambaşka... İllüstrasyonlarla oluşturulmuş kapağıyla övgüyü hak ediyor. Hani ilkokul kitaplarımızın arkasında turizm haritaları vardı. Akşehirde Nasrettin hoca ve eşeği, Nemrutta Kommagene heykelleri vardı bu haritada. İşte bu dergi de bunun biraz daha güncellenmiş modern halde ülkeyi kapsayan gezmeye isteği uyandıran bir kapağa sahip. Sanırım İzmir için böyle bir kapak yapılabilir ve çok güzel olacağına inanıyorum.

İzlanda
Fransa

Yunanistan

bu ne şimdi??

Daha dün sen değilmiydin sokaklarda yalın ayak dolaşan?? Ne zaman düştün kavgaya da üstün başın kan revan,bitap durumdasın.Böyle seslenmek hoşuma gidiyor kendi kendime.Köyün delisi misali, kendimi bazen ayna karşısın da konuşurken buluyorum.Eskiden derdim...eskiden dediğim lise döneminde.Şu üniversiteye bir başlasam ahh neler olacak.Ee başladım(afedersiniz ama)bi bok olmadı.Daha hala Fatih İstanbul'u fetih etmeye çalışırken,Mustafa Kemal Samsun'a çıkıyor.

Dün lisedeyim derken bugün üniversite son sınıfa geçmiş bulunmaktayım.Zaman denen ömür hırsızı ne çabuk geldi geçti hiç anlamadım.Şimdi aldı bir kpss telaşı.Aynı lise dönemi sanki..sadece sınavın ismi farklı.O gün öss,bugün kpss yani yesede yemesede:))Her yıl yapılan milyarlarca masraf sonrası annelerden şu sözcük çıkıyor.-Bizim çocuk öğretmenlik okudu ama ne yapsın,pazarda domates biber satıyor-.

Sözün utandırıcılığı yetiyor.

Aslına bakarsanız sarhoş kafa ile de bu kadar yazı çıkıyor.Beğenen okusun,beğenmeyen iyisini kendi yazsın.Sizin anlayacağınız canım kardeşlerim işimiz yarım takla bir baklaya kaldı.Yarım fatiha ile namaz kılan tarikatcılar kpss sorularını çalar.Gariban çocuklar Allahın rızıkı der pazarcılık yapar...

M.Keskin

AŞK




Basit bir kelime, karşılamıyor sana olan duygularımı. sana duyduğum hislerin yanında içi boş, köhne bir oda gibi kalıyor bu kelime. peki ya "sevgi"... yok yok bu kadar basit olmamalı duygularım bunu kabul edemem.

Değeri bilinmeyen bir resim ve ya beste gibi oluyor bu kelimelerle anlatılınca aşk. Gözbebeğim gibi koruduğum, değer verdiğim eserimi aşk, sevgi gibi ucuz kelimelere veremem..

Aslında öyle birşey ki, hiç vapura binmemiş bir çocuğun güverteye ayağını bastığı an gibi, heyecanlı, bilinmez , anlam verilemeyen bir duygu. Son parasıyla aldığı simidi aç gözlerle bakan köpekle paylaşan adamın temiz ve karşılık beklemeyen kalbi gibi.

Eğer uygun kelime aşksa, kapalı kalmamalı belli kalıplar içine. Aşk heryerde, senin dokunduğun, baktığın, sevdiğin herşeyde. yani fazlasıyla bende...

Yine de anlatmak zor, yazmak zor, sözcükler bukadar mı anlamsız kalır bu duygularımın yanında. Sözcükler hazırlanırken aşkı eşsiz biçimde tarif etmeye, sana olan duygularımı hesap edememişler sevgilim. Neyse ki gözlerimiz var, dokunuşlarımız var. eğer sen de inanıyorsan kelimelerin yetersiz olduğuna şimdi gözlerime bak orada ki seni gör ve ruhunu ruhuma katıcak olan o öpücüğümü ver...

sağ sarımsak sol soğan




şimdi hacım "sağ elimde sarımsk sol elimde soğan" diye bi sik var. sağı solu öğretmk için söylüyolr bunu bebelere. fakat ne işe yarıyo bu? tamam sağ sarımsak sol soğan ama sağ ne taraf? okula gittn misal sıraya girdn hoca dedi ki "sağa dön!" sağ sarımsak sol soğan bunu biliyosn ama ne taraf sağ? ne tarafa dönücn? böyle öğrenilr mi lan sağ sol? mal mısınz? sarımskla soğanla mı gezick bu çocuk? akıllı olun elleri falan kokar. ayrıca ne işi olur çocuğn sarımsakla soğanla?!

böyle şeylerle gelmeyn bana! göster aha de sağ bu taraf sol bu taraf. unutursa bi daha söyle. vur kafasına. kafası güzel zaten bebenin. sarımsakla soğanla uğraştrma çocuğu.

otobüs şeysi



otobüs yolculuğu sırasnda,az dolu otobüste ayakta kalanlarn mutsuzluğu en kötüsü... otobüs hıncahınc doluykn oturan kişi kendisni şanslı hissederkn; az dolu otobuste ayakta kalann hissiyatı bambaşka(gözünü sevdiğimn insan psikolojisi

yer verme olayı var şimdi, yaşlı bir insana yer verdinz geçti oturdu sorun yok ama inatla oturmayn genelde amcalar,bazı bazı teyzelr var ki o en beteri.. gel dersin gelmez , ayaklanmışssndır 'otur sen evladım' der ama ok yaydan çıkmıştr bir kere kalkıldı mı olay mahalli olan koltuktan mümkün olduğunca uzaklaştn, uzaklaştn yok uzaklaşamadn paronayakça saçma hareketler sergilemeye başlarsn istersin ki herkes senin koltuğna oturmak istesin yaptığın fedakarlık karşılk bulsun

ters oturamayn teyzeler diğer bir otobüs insanı türüdür.yer verirsn yok ben ters oturamam eee sen otur ben otobusu geri geri sürerim a.q.

otobüs yolculuklarınn en zevkli yanı kız kesme faslıdr.memeli falan canlı bakacaksın sonuçta..

fordcular vardı eskidn ne oldu onlara bak... toplum olarak toplucna bi bilinçlnme geçirdikte bu insanları küstürdk, üzdük mü?

her ortalama türk erkeğinn ''hatun geldi kendi dayadı, ben kaçtıkça o dayadı en son baktm istiyo'' şeklnde hikayesi olan en az 1 en fazla 8 arkadşı mevcuttr.

"şöfor bey arka kapıyı açar mısını ?" lafınn concorde misali ses hızıyla gitmesi gerekrken orta kapı civarnda boğuklaşıp kaybolmasıdr beni en çok hüzünlendren..

"düğmeye basar mısınz?" var bir de basmam de bak nasıl bozuluyrlar ama eğlencli

bi de eskden bilet varken çok zevkliydi ulaşım,kırtasiyeden aldığn el işi kağıdnı bilet şeklinde kullanan arkadaşlarm vardı benim,

tabi uyurken bacak bacak üstüne atan arkadaşlarımda vardı ama konumuz o deil o yüzden bacak mevzusunu başka yazımızda paylaşıcam...

ömür gedik bir yazım hakkında yorumda bulunursa muhtemelen şu olur : "çok şeker bi yazı olmuş ya böyle şeker gibi çok güzel, çok şeker ya çok şeker..."


hepinizi kucak dolu sevgiyle kucaklıyorum...

osuruktan tayyare



hanginz osurdu lan?!
aslen basit gibi görünse de insan hayatnda önemli yer tutan çetrefilli bir sorudr bu. hepimizn karşısına gelmiştir ve genel olarak şu iki durumdan birisinn söz konusu olduğu varsayılr:

1- batak sırasında sorulan "kim konuşuyo/dağıtıyo" sorusu gibi soran kimse üzernde kalması. durum bu ise soran yapmıştr hacım. diğerleri "aman başıma kalmasn" psikolojsi içinde kokuyu ciğerlere çekerek oturmakta, yapan ise "aman bana kalmasn mideyi de üşüttük zira" diye düşünerk ekşi bir suratla tiksinmş bir ses tonuyla hareket etmektedr. koku dağılmadysa kaynağı biraz özveriyle belirlenebilr ve enseye sağlam bitane gömmek vasıtasıyla yada "bi dahaki sefer haber ver yakalım bari" gibi sempatik bir tepkiyle olay bir miktar kontrol altına alınabilr.

hava sirkülasyonunn iyi olduğu mekanlarda sesiz çalışarak ve iyi rol keserek osuruğun üstünüze kalmasından bu teknikle kurtulabilirsinz. isin sırrı rolü fazla abartmamak. kusucak gibi falan yapmayın yani. hepimiz osuruyoruz sonuçta dönem dönem.

2- benden zaten şüphelenmezlr sessiz kalayım durumu. kalabalık ortamda yapılması en uygunudur. hatta elemanlar arasında samimi olunmayanlr varsa ihalenn üzerinze kalma olasılığı iyice azalır. sessiz olun. alakanız yokmuş havaları takınn. hatta yakınlarda bulunanlara alakasız bi soru falan sormak dikkatleri uzaklaştırabilir. hava sirkülasyonu ve sessizlk yine kilit elemanlar burda. duyulabileck düzeyde ses olduysa hiç kasmıycaksn hacım. ben yaptım dersen bi iki gülüşme falan olur en fazla. dedim ya hepimiz osuruyoruz.

he bi de "osurucam" "çok pis osurdum lan" "çakmağı getr çakmağı!!!" adamları vardr ki bunlar bence en güzelni yaparlar. haber verirler ki kaçan kaçsın çeken çeksin....

Multitap - Çıbık




tek kelimeyle müthiş bir şarkı ve klip.
Klipte demet evgar da oynuyor. 50lerin havasında olan klip gerçekten sürükleyici, kostümler süper... size de izlemek kalıyor.

can sıkıntısı

uzun zamandır sizi ihmal ettim picheus dostları :D yunus blogu kendi üstüme yapacam diye tehditler savurduğu bu günde referanduma gidebiliriz :)) alıştık artık .. koyarız bi anket yunus cemodan dostlarını toplar oy verdirir :D ama anketin sağlığı için kırek mehmeti pcden uzak tutmak lazım mazallah hüpletir anketi :D
biir iki ufak komik resim koyayım bari :D midyat seyfo gülün lan






yiğit team'e


şimdi siz sanıyorsunz ki adamn biri kıçından uydurmşta maç 90 dk olmuş. dünyada hiç bir şey tesadüfi değildr en fazla olsun olsun tevafuktr.cosmosun büyüklüğü konjoktürnde ele aldığımzda sonsuz uzayda her eylem kendisni oluşturn eylemciklerden zincirnden oluşurkn elde edilen son durumu rastsal kabul etmek büyük bir yanılgıdr.yee baby
hadi gelin futbolun mantığna bir göz atalm
veri olarak
1-tüm futbolcuları standart kabul ediyoruz yani her birinn faydası sabit ve her yer x'e eşit
2-kaleciler rasyoneldr, amaçları gol atmak değil yememk
3-hakemleri ibne

*futboln standart süresi 90 dk yani 5400 sndir

*şimdi bilindği gibi futbol en basit tanımla (babayane tanımıyla) : 22 kişinn 1 topun peşinde tepinmsi şeklinde gerçekleşn eylemdir bu kişilerden 20 si gol atmak isterkn gerikalan 2 si gol olmasını engellemekle görevlidir.futbol topu size: 5 denilen standartta olup evrende ki tüm nesneler belrli bir hacime sahiptir.

*gol atmak isteyn kişi sayısı X topun hacmi = golün ortalama gerçekleşme hızı 20 x5 = 100
( bu sonuç diğer tüm şartlardan arındırıldğında 20 futbolcunn gol atma süresidir. yani futbol 20 kişi tarafından hakemsiz,kalecisz hatta kaleiz oynanırsa her 100 saniyede bir gol olur)

**bu sürede bize 33-21 , 54-0,27-27 gibi skorlarn oluşmasına sebebiyet verirdi.

***hakmler oyuna çeşitli kurallar dahilnde müdahale ederek gol olmasnı zorlaştırrken rasyonel bir kalecinin amacı her zaman gol yememektir.buradan
toplam hakem sayısı x toplam kaleci sayısı = gol olma kaldıraç oranı ( kaldıraç ne mına koyim ) 3x2=6

**** şimdi topu öylesne sağa vuralm sola vuralım gol sayalım olmaz ,bu yüzden evreni bir şekilde bölgeler ayırmamz gerekmekte bunun için yerküreye dik birbirni kesmeyen iki doğru onları 90 derecyle kesen paralel bir bir doğru (ki sonsuza gidr bunlar ve hiç bir kale direği kümesi diğerni kesmez öyle efendidir bunlar) bizim gol atabileceğimz bölgeyi sınırlamş olur artık sadece o 3 doğrunun içinden geçen toplar geçerli olacaktır.
buradan 3 doğru ve 2 kale olduğu için 3 karesni alıyoruz o 9
doğru sayısı X doğru sayısı = toplam sınırlandırılmış alan

BURADAN
Golun Ortalama Gerçekleşme Hızı X Gol Olma Kaldraç Oranı X Toplam Sınırlandırılmş Alan

(20x5)=100 (3x2)=6 (3)2=9
100 X6X9=5400

hah şimdi 5400 buldunda kıçından uydurdun nedir bu dediğinzi duyar gibiym ,sevgili gönül dostları bu tüm oyunculrı standart (tüm özelliklri birebir eşit) kabul ettiğimzde bir golün gerçekleşme süresi ya da diğer bi deyişle bir maçta gol olmadan durulablecek max. süredir(limit süre) bunun üstüne çıkılması imkansızdr.
eee peki o zaman nasıl gol oluyor dersenz hiç bir insanınn özellği speed 19 shooting 17 passing 17 gibi eşit olmadığndan yani oyuncuların yeteneklri + futboldaki hata ve şans faktörleri sonucu 2-1,6-0,8-0,7-1,10-0 gibi skorlar oluşabilmektedr

not:yedeklerin oyuna alınması keyfiyete bağlı olduğndan ve hem defans hem ofans içn kullanılabildiğnden dolayı etkileri 0 kabul edilmiştr. yiğit team'e saygılarımla

hayali diyalog





BEN : Bu ne aq?

ORÇUN : sandviç. Böyle bi şey yemiş miydn hiç?

BEN : yeniyo mu lan bu?

ORÇUN : hem de nasıl hacı. Gelecek bu. Sandviç mühendisliğinn son noktası. İnsanlığn, john montagu'nun yaptığı sandviçten sonra ne kadar geliştiğinin bir göstergesi gibi adeta. Torunlarınn beslenme çantasında bu olacak dostum.

BEN : harika görünüyor ama bunu yemeye nasıl kıyabilirsn, unicorndan kavurma yapmak gibi bir şey bu...

ORÇUN : tadına bakmak ister misn?

BEN : olm ben bunu yemeye kıyamam. (derin bi nefes alıp) tinkerbell'in memeleri varsa eğer böyle kokuyordur eminm

ORÇUN : o deil de pitır pen mi, peter pan mı lan?

BEN : pitır bence.. adam uçuyo muçuyo ama bence bildiğn gebeş lan

ORÇUN : yok sana sandviç...

BEN : yok bana sandviç...

oflu yunus






MEKAN : Hira Dağı

AYRINTI : Kuran'ın inmeye başladığı yer

not : yunus adlı adaşımı bloga yazar olarak almayı teklif ediyorum...

ÜNLÜ MUTANTLAR







YİRİM YA SCARLET JOHANSSON













WİLL SMİTH
















TOM HANKS
















TOM CRUİSE

















SANDRA BULLOCK


















PENELOPE CRUZ

















OLİVİA MUNN




















MORGAN FREEMAN





















MADONNA



















LADY GAGA




















JACK NİCHOLSON

























ELTON JOHN
























BRUCE WİLLİS


























BRENDAN FRASER




















ANGELİNA JOLİE

Glasses







TEMBELLİK (GAMSIZLIK)









KİBİR












ŞEHVET










AÇGÖZLÜLÜK











OBURLUK








KISKANÇLIK











ÖFKE

iyi ki....


Atatürk'ün Atatürk olmsı çok güzl bi şey yaa...
valla bak şimdi düşünsne ulu önderimz berke veya akınsu olsa nasıl bi hayatımz olurdu.hollanda gibi olurdk yeminle yani
bide aklınza getirn savaştaykn stratejimz ; "yunanlılarn saçlarını çekelm burnunu bükelim dillerine acı biber sürelm" şeklinde olabilrdi bi berkeden bi meriçten bi akınsudan bekleneck budur çünkü. politikamzda da bi mızıkçılk olurdu tahminen berke başımızdaykn lozana ismetin gideceği yok orayada akınsu giderdi bizi temsl ederdi sanırsm lord Curzon la Puancare yi çekiştirr clara pettacci ye(mussolni fuckbodysi olur kendileri) : "bu benitoyu anlamıyorm gerçekten seni haketmiyo bence" şeklinde ki beyanlarla akınsuluğunu gösterip italyayla aramızı siker atardı (bi berkenn "bana çizmelermi giydirmeyn" diyeceğini de sanmıyorm en fazla babet olur pisi pisi olur)

hadi bala göte ülke kurtuldu diyelm hani devrim.... bi berke kılk kıyafet devrimni yapsa yapsa pötükare pantolon altna converse şeklinde gerçekleştirebleceği için köydeki dedelerimizn ninelerimizn düşeceği durumu tasvir edebileck cesareti kendimde bulamyorum
harf devrimi tdk falan hak getire babamızn "ogluşşum pay pay seni çooq sefiyoz" şeklinde konuşması bizi rahatsz etmezdi herhalde
bi de milli marşımızn beste ve güftesni good charlotte dan olurdu
milli içkimizn de rakı olacak hali yok ya archers baileys martini faln
herhalde buna en çok Neyzen bozulrdu
Isgaldeki hali sakin unutma.
Atatürk'e dil uzatma sebepsiz.
Sen anandan yine çikardn amma
Baban kimdi bilemezdn serefsiz.

hacet gidermek


işerkn süper şeyler geliyo hacı benim aklma. ama unutuyorum sonra. en sağlam espirler falan. herkesin başına geliyodur sanırsam bu. cafelerde tuvaletten gülerek çıkan insanlr görüyorum hepsde masaya gidnce sus pus oluyolar çünkü. bana olmuyo diyeni s.kerm.
neyse diyorum ki işerken aklımıza gelenleri kaydedcek bi alet olsa bu vakte kadar zaman yolculuğu ölümsüzlk falan hepsini çözmüştk hacı. ama sadece işerken kaydetsin.
hatta inanyorum ki ben şöyle 1 2 saat falan kesintisz işesem birinz de yanımda dursa aklıma gelenleri yazsa ben tekbaşıma bile baya bişi bulurum.
bira kola falan içmeye başlıyorum o zaman ben şimdi. bunu deneyelm sonra. gönüllü lazım ama bitane...
2 de olur..

malkoçoğlu şeysi



herhalde fetişliklk derecesnde ki bu tutku sadece bizde vardr ... böyle yetiştirildk ama yeşilçmda malkoçoğlu bizans prensesne kayar dinle Allah la ilgli tek bi kelime yok ama elena hanım hopp iki dakika sonra şahadet getirmş elif olmus ayşe olmus olsun da ne yaşadın arkadaşım sen cima anında, sevişrken nasıl bi aydınlanma oldu sanki din değiştirnce G-spotunn yeri değişicek karının...
sonuçta olay bu değil ki arkadaşım bunun cinsellkle bi alakası yok yokta bunu ergen bünyenn alış tarzı ve gerçeği anlayana kadar harab olan gençliğim de gün gibi aşikar..
sırf bu yüzündn uzunca bi süre din değiştiren kadınlara kaşar gözüyle baktım din değiştiren erkeklere olan bakış açıma girmiyorum bile
siz ukraynann dinini yıllarca İslamiyet sanmanın verdiği acıyı tahmin edebilir misiniz?
bi de
hala aklınızn bi köşesinde merveyle evlenen jhon un sünnet düğünnde attğı göbecikler yok mu ?


ne bilm budistler türkler örümcek kutsal hayvan diyip öldürmediğnde budizmn yayılma hızıyla ilgli istatistklerde bunu kaale almıyolardır herhalde...
merve vejeteryan oldu eti meti kesmiş kesin ineğe tapıyo diye şenlik yapan köri kokulu hindu dostlarm da olmadı benim...
nasıl desem işte osman abi pijamalaryla mangal yaparken sevinç göz yaşları döken mecusiyede rastlamadım daha ..........

muhabir:elena hanım bu dini neden seçtiniz? zor oldu mu? uzun süre araştırma ihtiyacı hissettinz mi ?
e: ---
m:elena hanm???elena
e:17 cm
m:nasl??
e:kafsı hariç

töbe tbe töbe
amin

süperman - clarkkent


superman- clark kent mevzusnu ilk gördüğm andan itibaren "olm nası anlamz lan millet bu 2 adamın aynı olduğunu" der dururdum.
cahilliğime verin belki bi kısmınz biliyodr (bilmeyenlerde bilmek bile istemiyodr da ben bu yaşımda öğrendiğm için malımdır belki) ama bilmeyenleri aydınlatmayı görev edindim:
olay süpermenin gözlüklerndeymiş lan !!!111birbirbir süpermenin gözlüklerinin camı kriptondan gelen bir cammış ve insanları supermanin clarkla alakası olmadığna inandıracak bir şekilde hipnotize ediyormuş...

Yiğit Özgür'den erotik bir hikaye


adım tahsin yolbeyli, 23 yaşındayım. bu yaz tatlilinde komşumuz ayfer ablayla yaşadığım macerayı sizinle paylaşmak istiyorum... ayfer abla iki yıl önce kocasıyla birlikte apartmanımıza taşınmıştı... ve ben, o günden beri onun için çıldırıyordum... ayfer abla 32 yaşında 1.65 boylarında beyaz tenli enfes bir kadındı...
kocası ümran abi 39 yaşında 1.85 boyunda atletik yapılı, yanık tenli, nefis bir adamdı... ama konumuz o değil, konumuz ayfer abla...
ayfer abla sürekli giydiği askılı bluz ve mini etekle aklımı başımdan alıyordu. bir gün dayanamayıp kendisine açıldım...
-ayfer abla sürekli niye aynı şeyleri giyiyon?insan kokar yav...
-yıkıyoruz herhalde...
aradan günler geçti... o gün başıma geleceklerden habersiz, semtimizin bakkalı ismet abiyle sohbet ediyordum... ismet abi 43 yaşında 1.50 boylarında buğday tenli, buğday gibi bi adamdı...oldukça atletik bi gülümsemesi vardı... konumuz ayfer abla olduğu için onu da es geçiyoruz...
ben bakkaldayken içeri ayfer abla girdi...üzerinde vücut hatlarını belli eden bir tişört vardı... nereye gittiğini sorunca köpeği muffy'yi gezmeye çıkarttığını söyledi...
muffy 1,5 yaşında, 40-45 santim boylarında enfes bir köpekti... ipek gibi tüyleri... amaan, ayfer ablaya geçiyorum...
ayfer abla beş on dakika muffy'ye göz kulak olabilir miyim diye sordu. hemen kabul ettim tabi... eğilip köpeğinin tasmasını takarken gözlerime inanamadım... sütyen giymemişti!!!
aklımı kaybedecek gibi oldum... elim ayağım birbirine dolanmıştı... sonra ayfer abla muffy'yi bırakıp gitti... o gidince hayvan huysuzlandı... havlamaya başladı... sakinleştireyim diye kucağıma alınca gözlerime inanamadım... sütyen giymemişti!!!
hemen ismet abiyi kontrol ettim. o da sütyen giymemişti!!! peki kimdi bu sütyeni giyen?!... tanrım yoksa...
aman allahım ben giymiştim! hem de annemin sütyenini giymiştim! hatırlıyorum annem bu sütyeni tuhafiyeci erhan'dan almıştı...

tuhafiyeci erhan 1.75 boylarında, kumral... lan ben bu sütyeni nasıl giydim lan?!.
hemen sütyeni çıkarıp muffy'ye taktım. muffy çıkarıp, ismet abiye attı... ismet abi de dolgun kalçalarını sergileyerek sütyeni tezgahın altına sakladı...
o esnada ayfer abla içeri girdi!.. üzerinde vücut hatlarını gösteren bi gömlek vardı... hani tişört vardı, gömleği ne zaman giydin diye sorduk... tuhafiyeci erhan'a uğradım ondan aldım dedi...
tuhafiyeci erhan 1.75 boylarında, kumral. bi dakka noluyo lan orda? vay şerefsizler!!
-git lan! git!..
işte böyle.. artık muffy, ben ve ismet abi her gün buluşup sevişiyoruz...hayat bizim için çok daha renkli oldu. öyle değil mi ismet abi?
-harbiden dolgun mu lan kalçalarım

taksim ruhu



dün bu saatlerde benim çok sevdiğim kardeşim mehmet keskin'in 7 yaşından beri her 1 Mayıs'ta önüne gelip slogan attığı taksim meydanında ki heykelin önündeydim. O'nun her yıl yaşadığı, hissettiği duyguları bir kaç saniyeliğine de olsa gözlerimi kapatarak hissetmek istedim. ve gözlerimi kapatıp tüm gürültülere kulağımı tıkadım . tam o ruhu yakalayacağımı sandığım biranda pantolonumda bir sıcaklık hissettim. gözlerimi açtığımda o dehşet verici görüntüyle karşılaştım. mehmet keskin'in korkusuyla bizzat yüzleşmiştim çünkü. ve o an anladım ki mehmet korkmakta hiçte haksız değildi. gerçi benim ki, korkudan çok şaşırma ve iğrenme duygusuydu. başıma gelen şeyin bir köpek tarafından pantolonuma işenmesi suretiyle bacağıma gelen sıcaklık idi. evet hissedebildiğim şey ne devrim ne özgürlük ne de bunlarla kardeş bir kavramdı. hissettiğim şey tam olarak köpeklerden ne kadar nefret ettiğimdi. mehmedim artık iyice bağlandım sana ben de senin gibi köpekleri sevmiyorum... gözlerinden öperim..