yapın biriniz




eskiler.. durup düşündükçe gözümün önüne gelen resimler acayipleşiyor. misal eski otobüsleri düşünüyordum da daha doğrusu dolmuşa otobüs dediğimiz zamanları. inmek istediğini bildiren bir düğme yoktu mesela ve beni en çok, arkadan gelen, " inmek istiyorum " cümlesinin orta kapı civarında boğuklaşarak kaybolması hüzünlendiriyordu. neyse ki o düğmeler çıktı, önceleri sadece kapıların olduğu ve 1.75 boyun altındakilerin yetişemeyeceği bir yerdeydi o düğmeler, oysa şimdilerde böyle mi ? oturduğun dörtlü koltuğun yanında bile var.

bu düğmelerin var olması olası komik durumları beraberinde getirecektir tabi ki. şunun gibi , yolculuk sırasında yerinden kalkan bir teyze, ki muhtemelen inmek için seslenemeyeceğinden düğmeye basmak zorundaydı, öylede yaptı. lakin bastığı düğmenin yerinden çıkarak düşmesi beklenmedik bir durumdu. teyze de bu beklenmedik durumu düzeltmek için düğmeyi yerine takmaya çalışıyordu. ama şöfürün kurduğu cümle hepimiz için daha bi beklenmedik ti.. " bırak teyze .mına koydun zaten" kınıyorum seni şöför bey...

evet daha önce de otobüsle ilgili bir yazı yazmıştım ve evet hatırlıyorum orda da teyzelere takmıştım. ters gidemeyen teyzelere. şimdi ise hep yapmak istediğim ama bir türlü yapamadığım ve büyük ihtimalle yapamayacağım bir şeyi buraya yazarak bu durumun yapılabilitesini artırmak istiyorum. konu şu ki; otobüsün yarı dolu olduğu zamanlarda yani ayakta kalan bir iki kişinin olduğu zamanlarda oturuyorsanız yerinizi korumanız gerecektir öyle ki sizden bir iki yaş büyük olanların bile orada gözü olacaktır. ve tabi ki arkadan şu sesi de duyacaksınız " gencee bak nasılda yayılmış yer vermiyor ayıp ayıp bide genç olacak" diye bir cümle. pek te yabancı olmasa gerek size. işte bu cümleyi duydun mu yavaşça yerinden kalk ama bi yandan da ayağının ağrıdığını belli et ve bir ayağını topallayarak düğmeye basmaya git. giderken de o cümleyi kuranın suratına küçük emrah filmlerinden olan "hınç" ta ki holding kuran emrah gururunu yüzünde oluştur. indikten sonra kaldırıma ayağını kaldırama ve dönüp tekrar o kişiye bak bu ona uzun bi süre yetecektir. ne olur biri bunu benim yerime yapsın.